Kendine Varmak
Kendine varmak, kendinden hakka varmak bir yol hikâyesidir. Dervişlik ise uzun bir yolculuktur. seyyah bir yolcuyuz, dünya denen yolların menziline düşmüşüz. Kendine varmak için yürüyüp yol diye vardıklarımız, amaçsız hedefsiz haksız olunca hep çıkmaz sokaklara çıkmışta durmuş. Durmadan devam edip akıp giden zamanda kıvrım kıvrım boğum boğum olmuş yüreğimize dolanmış boğazımızda içimizde ukde olmuş. Yolculuğumuzu unutup göçüp gitmemiz gereken şu nefs konağından nefs yurdunun sakini olarak hep ikamet eder hale gelmişiz Arifler mâna duraklarında bir konarlıktan bir göçerliğe salınıp durmuşlar. Hakta eğlenmenin konarlığı ne hoştur. Fena menzilinden bekâ menziline göçerlik ne hoştur. Her an ve şende olmanın lezzeti ne hoştur. Balı bilmeyene tatmayana bal bal demek ne kadar boştur.
Derviş…..
Yolun yolcusunun düstürudur. Doğarken yolcu olanın ölürken yolcu olanın yol ağırlığı kalır. Şu koca dünya ariflerce arşınlanmış olan ölçüp de bakınca bir arşından fazla etmeyen bir heybedir, aslında derviş yolda heybesinde hay hu illa hu eyvallah hu dan başka bir şey taşımaz.Yolcu yol tedariğinde ihtiyacı olanı alır gerisini koy verir bir derviş yolda karar kılıp bel verdi mi, şeyhi ona bunun karşılığında ya nefes verir, ya himmet verir.
Nefes ve himmetin bahası olmaz derviş….
Yolda soluklanmaya
Nefes gerekir.
Sen yol sakini isen
Elbet vakti gelende
verilmesi gereken mutlaka verilir.
Dervişlik yanmadan pişmek, yanıp pişmek
anıp pişmek ateşsiz pişmektir.Hakkın ateşinde pişenler bir daha yanmaz derviş
yandıranın odun ateşi olduğunu sanma sakın…
O hakkın nurdan ateşidir nurun ateşi asla zulmetten karanlıktan dünya ateşinden değildir.
Musa tur dağına varmadan önce odunla yanan ateş değil nurdan ateş görmüştü. Çünkü o iman ateşi ile onun odun ateşi olmadığını bildi de o tur’a yola düşüp sefer nişanesi olarak vadiyi tuvaya varınca çıkar nalinlerini yolculuk bitti şimdi Rabbinle mülaki olma vaktidir hitabına nail oldu varlık tur’unu aşan onu ayakları ile çiğneyen zirvesine çıkan orada elbette nail olduğu nura ve hakikate binaen dünyayı temsil eden nalinlerini çıkaracak yolculuğu sonlandırdığını idrak edecekti şimdi ondan bize miras kalan her mübarek bir yere girişte nalin çıkarmaktır.
Ey sır yolculuğuna çıkıp hakka sefer eden Derviş nefs dağına tırmanmadan onu çiğnemeden sefer çarığını emirsiz çıkaramazsın o mukaddes tur’a kaf dağlarını aşmadan varamazsın Tur dünyanın en alçak dağıdır. Alçalıp kendini zelil gören şüphesiz yüceltilir. Tevazu sahibi olan büyüktür daim selamette olur.
Yüksek olan nefs dağına sahip olanların ne başından rüzgar ne de kar eksik olmaz.
Alçal ki Allah seni yüceltsin aciz ol ki Allah seni zilletten kurtarıp izzet sahibi kılsın. Tur dağı mahviyetinden tecelliye karşı tevazusundan kavi metin oldu.
Musa ki tecelliye nail oldu len terani hitabı ile mest ve sarhoşluğundan kendi varlık dağını yüce gördüğünden metin kalamadı mahviyetle sekre düştü. O bir Peygamber olduğu halde bir dağ onunla şereflenip adına Sure indi tur suresi dendi
Kuranda şerefi yüceltildi
Şerefi bil mekin vel mekan gelen yolcu kutlu menzil kutlu yol kutlu yolcu kutlu
Ne mutlu ne mutlu derviş sırra sahip olmak isteyen yürümeli yolu düzlemeli nefsi dizginlemeli, her şeyi bellemeli nefsi de şeytanı da bellemeli
Şeyhinin ardına düşüp ateşini harlayıp külünü yellemeli
Yunusca bitirelim söze son dervişe yol
Verelim
İbrahim YERLİKAYA (Şavki)
GEL GÖR BENİ AŞK NEYLEDİ
Ben yürürüm yana yana
Aşk boyadı beni kana
Ne âkilem ne divane
Gel gör beni aşk neyledi
Gâh eserim yeller gibi
Gâh tozarım yollar gibi
Gâh akarım seller gibi
Gel gör beni aşk neyledi
Akar suların çağlarım
Dertli ciğerim dağlarım
Şeyhim anuban ağlarım
Gel gör beni aşk neyledi
Ya elim al kaldır beni
Ya vaslına erdir beni
Çok ağlattın güldür beni
Gel gör beni aşk neyledi
Ben yürürüm ilden ile
Şeyh anarım dilden dile
Gurbette halim kim bile
Gel gör beni aşk neyledi
Mecnun oluban yürürüm
Ol yâri düşte görürüm
Uyanıp melûl olurum
Gel gör beni aşk neyledi
Miskin Yunus biçareyim
Baştan ayağa yareyim
Dost elinde avareyim
Gel gör beni aşk neyledi
Yunus Emre KS